Güvenilir bilgi. Yılların deneyimi. Kuzey Kıbrıs’ın en büyük ve en saygın hukuk firmalarından biri...

Şirketin Gönüllü Tasfiyesi

Şirketin Gönüllü Tasfiyesi

Şirketin gönüllü tasfiyesi şirket üyeleri tarafından yapılan tasfiye ve şirketin alacaklıları tarafından yapılan tasfiye olarak ikiye ayrılır. Şirketin hangi hallerde gönüllü olarak tasfiye edilebileceği Fasıl 113 hükümlerinde belirtilmiştir. 

Buna göre;  

  • Şirket tüzüğünde, şirketin faaliyet göstereceği süre belirlenmiş ise bu sürenin dolması üzerine şirket gönüllü olarak tasfiyeye gidebilir veya şirketin bir olayın olması üzerine faaliyetlerine son vereceği tüzüğü ile belirlenmiş ise şirketin gönüllü tasfiyesi gerçekleşebilir.
  • Şirketin yönetim kurulu alacağı özel bir kararla şirketin gönüllü tasfiyesine karar verebilir.
  • Şirket,  yükümlülüklerini karşılayamayacağından ötürü alacağı bir  olağanüstü yönetim kurulu kararı ile gönüllü tasfiyeye başvurabilir.

 

Şirketin gönüllü tasfiye kararı alması üzerine, kararın alındığı tarihten itibaren 14 gün içinde kararı Resmi Gazete’de yayınlayarak üyelerine bildirimde bulunması zorunludur. Gönüllü tasfiye kararı alındığı tarihten itibaren şirket faaliyetlerine son verir ancak tasfiye işlemlerine katkıda bulunacak faaliyetlerini sürdürebilir. Bunun dışında, tasfiye işlemleri tamamlanana kadar şirketin ana sözleşme ve tüzüğü ile tescillenen tüzel kişilik statüsü devam eder.

 

Alacaklıların Gönüllü Tasfiyesi Nedir ?

Şirketin tasfiyesini önermek üzere şirket üyeleri tarafından bir toplantı yapılmasının kararlaştırılması halinde, bu toplantının tarihi alacaklılara bildirilir ve alacaklılarda aynı gün veya ertesi günü bir toplantı yaparlar. Şirket direktörü, şirketin faaliyetlerini, alacaklıların kim olduğunu, ödenecek meblağın ne olduğunu ve şirket işlerinin durumunu gösteren bir beyanname hazırlayarak alacaklılara sunar. Alacaklıların böyle bir toplantı gerçekleştirdiği şirket tarafından Resmi Gazete’de yayımlanır.

 

 

Alacaklıların Gönüllü Tasfiyesinde Tasfiye Memuru Atanması

 Şirket üyeleri ile alacaklılar yapacakları ayrı toplantılarla tasfiye memurunu belirleyebilirler. Her iki toplantıdan farklı kişinin tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilirse, alacaklıların belirlediği kişi tasfiye memuru olur. Yani alacaklıların atadığı tasfiye memurunun önceliği vardır. Alacaklılar birini atamaz ise, şirketin belirlediği bir kişi tasfiye memuru olur. Ancak alacaklıların tasfiye memuru atadığı tarihten 7 gün içinde, şirket üyeleri mahkemeye başvurarak kendi belirledikleri birinin alacaklıların atadığı tasfiye memuru ile birlikte atanmasını veya onun yerine atanmasını talep edebilir.

 

Mahkemenin Gözetimine Bağlı Olan Tasfiye Ne Demektir?

Bu tasfiye şekli gönüllü tasfiyenin bir çeşitidir. Ancak mahkeme, gönüllü tasfiyenin kendi koyacağı koşullara ve kısıtlamalara tabi olarak yapılmasına emir verir. Mahkeme, halihazırda atanmış bir tasfiye memuru olmasına karşın, kendi yetkilendireceği birini de ek olarak tasfiye memuru atayabilir ve dilediği zaman bu tasfiye memurunu görevden alabilir. Tasfiye memuru bu yasanın kendisine verdiği tüm yetkileri mahkemenin koyduğu koşullara ve kısıtlamalara tabi olarak kullanmak zorundadır.[5]

 

 Fasıl 113 Şirketler Yasası, madde 261

 Fasıl 113 Şirketler Yasası, madde 262

 Fasıl 113 Şirketler Yasası, madde 264

 Fasıl 113 Şirketler Yasası, madde 277

 Fasıl 113 Şirketler Yasası, madde 293 - 297

  • Gürkan&Gürkan
  • Temmuz 2019